top of page

Planetaryumda Balıkgözü Lens ve Sistemi

Balıkgözü Lens Nedir?


Balıkgözü lensler, geniş panoramik veya yarım küre şeklinde görüntüler oluşturmayı amaçlayan görsel bozulma üreten ve görüntü kaybını en aza indiren geniş açılı lenslerdir. Balıkgözü lensler son derece geniş görüş açıları sağlar. Düz perspektif çizgileriyle görüntüler üretmek yerine; balık gözü lensler, görüntülere doğrusal olmayan karakteristik bir dışbükey görünüm veren özel bir eşleşme kullanır.



Balıkgözü Lens Tarihine Kısa Bir Bakış


Balıkgözü terimi ilk olarak 1906’da Amerikalı fizikçi ve mucit Robert W. Wood tarafından, bir balığın suyun altından ultra geniş yarım küre görüntüsünü nasıl göreceğine dayanarak ortaya atıldı. İlk pratik kullanımları ise 1920’lerde meteorolojide kullanılmaya başlandı. Balık gözü lenslerin görüş açıları genel olarak 100 ila 180 derece arasında değişmektedir. Odak uzunlukları ise tasarlandıkları filmin formatına göre değişiklik gösterir.


Balık Gözü Lens Kullanım Şekilleri ve Alanları


Balıkgözü lenslerin fotoğrafçılık adına kullanılmaya başlanması ise 1960’lı yılların başlarına dayanmaktadır. Fotoğrafçılık alanında balıkgözü lensler genellikle benzersiz ve çarpık görünümler için kullanılmaktadır. Popüler olan 35 mm film formatında balıkgözü lenslerin tipik odak uzunlukları, dairesel görüntüler için 8 mm ile 10 mm ve tam çerçeve görüntüler için 15mm ile 16mm arasında değişiklik göstermektedir. 1/4 ve 1/3 formatlı CCDveya CMOS sensörler gibi daha küçük elektronik görüntüleyiciler kullanan dijital kameralar için, “minyatür” balıkgözü lenslerin odak uzaklığı 1 ila 2 mm kadar kısa olabilir.



Bu tür lenslerin, orijinal olarak bir balık gözü lens aracılığıyla filme alınan veya bilgisayarda grafikler aracılığıyla oluşturulan görüntüleri yarım küre ekranlara yeniden yansıtmak gibi başka uygulamaları da vardır. Balıkgözü lensler, Aurora ve göktaşlarının kaydı gibi bilimsel fotoğrafçılık için de kullanılır. Bitki gölgelik geometrisini incelemek ve yere yakın güneş radyasyonunu hesaplamak da kullanım alanlarına girmektedir. Kullanıcıya geniş bir görüş alanı sağlamak için belki de en yaygın kullanım alanı olarak gözetleme delikli kapılar denilebilir.


Balıkgözü Lens Sistemi’nin Ortaya Çıkışı


Görüntüyü olabildiğince kaliteli bir şekilde kubbe tavana aktarmak gerekiyordu. Yarım küre şekillere diğer bir değişle kubbe ve oval şekillere normal projeksiyon ve aynalar kullanarak görüntüyü aktarmak birçok açıdan sorun yaratacaktı. Düz projeksiyon için gereken mesafenin net bir görüş için yarım küreye yeterince yaklaşmanın zorluluğunun bir tür balıkgözü lens sistemi getireceği çok açıktı.


Fransız planetaryum meraklısı olan Yves Lhoumeau bu işe el attı. Alışılmışın dışında bir konfigürasyon ile birlikte iki normal kamera merceğinden bir projeksiyon merceği ortaya çıkardı. Lhoumeau’nun lensi, projektörün önüne yerleştirilmiş dairesel bir balıkgözü lens ve 50mm’lik bir lensti. Bu değişikliğin diğer bir avantajı ise 8 mm balıkgözü merceğin, tam kare bir DSLR’de normal bir balıkgözü lens olarak çift göreve hizmet edebilmesiydi.


Çeşitli denemeler sonucunda günümüzde kullanılan ilk projeksiyon balıkgözü lens sistemlerinin ilk versiyonlarına ulaşıldı. Günümüze kadar gelen süre zarfında çok daha çeşitli ve kullanışlı sistemlerin yanında balıkgözü lens sistemleri de bütçe dostu olmalarının ve alternatif çözümlerinin bulunmasıyla birlikte daha da geliştirilerek kullanılmaya devam etti.


Planetaryumlarda Balıkgözü Sistem

Planetaryumlar, belirli görüntüleri kubbeli tavanlara yansıtarak gösteri sunan ve birçok farklı konuda hizmet veren mekanlardır. Geçtiğimiz asırdan bu yana kullanılan planetaryumlarda birçok farklı sistem denendi. Görüntüyü olabildiğince az kayıpla izleyiciye sunmak asıl amaçtı. Kubbeli bir tavanının olması balıkgözü lenslerle yollarının kesişmesini elbet de daha erken bir zamana çekecekti.


Planetaryumlar projeksiyon yardımıyla görüntü elde edilip sunulmasını sağlayan sistemlerdir. Planetaryumlarda kullanılan balıkgözü lensler ise projektör lensleridir. Projeksiyonun içine yerleştirilerek görüntü elde edilen balıkgözü lensler görüntüyü yaymak adına kullanılır. Küçük bir görüntü projeksiyon içine yerleştirilmiş bir balıkgözü lens ile birlikte tüm kubbeye yansıtılabilir. Fakat bu durumun olumsuz sonuçları olur ve neyse ki bunun alternatif çözümleri mevcuttur.


Balıkgözü lens ile birlikte kullanılan görüntü kubbeli tavana yansıtılırken belirli bir alana kadar erişebilir bundan dolayı kişi sayısı ve planetaryumun büyüklüğü sınır kalacaktır. Bunun çözümü ise çift lens kullanarak görüntüyü ikiye bölmek ve yazılım aracılığıyla bu iki lense ayrılan görüntüyü birleştirmektir. Bu sayede planetaryumun seyirci kapasitesi ve büyüklüğü arttırılabileceği gibi maliyeti daha yüksek olan sistemlere bir alternatif çözüm getirilmiş olacaktır. Kullanılan lens ve projeksiyonların sayısını arttırarak planetaryumun büyüklüğünü de arttırabilirsiniz. Bunlar 2’li, 3’lü, 4’lü… şeklinde devam edecektir.


Planetaryum sistemleri hakkında daha fazla bilgi için blog yazımıza bakabilirsiniz.


Balıkgözü Lenslerin Avantaj ve Dezavantajları


  • Balıkgözü lensler mimari çekimlerde geniş açı görüntüler elde ettikleri için kullanıma uygundur ve sıklıkla kullanılmaktadır. Dikkatli olunması gereken bir nokta vardır ki balıkgözü lensler görüntüyü ani bir şekilde kırıp bükmeleri sebebiyle izleyiciyi rahatsız edebilir.

  • Komik, eğlenceli ve sıra dışı görüntülerde kullanılmak adına biçilmiş kaftandır. Aşırı bükülme ve geniş açının getirdiği ilginç görüntüler sebebiyle sıra dışı, eğlenceli gösteriler oluşturmak mümkündür.

  • Balıkgözü lensler genel anlamda simetriye sahip görüntülerde kullanılmaya yatkındır. Aksi bir durumda izleyici oluşan görüntüden rahatsız olacaktır.

  • Simetrisi olmayan görüntülerde iyi sonuçlar elde edilemeyen balıkgözü lensler manzara çekimleri için de uygun değildir. Fakat yine de sıra dışı görüntüler elde etmek adına kullanılabilecek bir alternatif sayılır.

Planetaryumlar ve içeriklerini merak ediyorsanız Planetaryumların Bileşenleri yazımız tam size göre. Keyifli okumalar !

458 görüntüleme
bottom of page